yorum: Aşk ve Gurur

Aşk ve Gurur ya da Gurur ve Önyargı

Benim elime Martı yayınlarından çıkmış Zeynep Yeşiltuna çevirisi geçti. Görüşleri kıymetli bir arkadaşım tavsiye etmişti filmini. Filminin kitabından daha iyi olduğunu ısrarla söyledi bana. Lakin kitapları okumadan – hatta genelde kitaplarından sonra da - filmlerine geçmeyen ben kitabını bir an önce okuyayım da filmini izleyebileyim gönül rahatlığıyla dedim.

Okudum da. Ama ne yazık ki bana çokta efsanevi bir aşk hikâyesi gibi gelmedi ya da bilemiyorum belki de kahramanların duyguları bana geçememiştir. Yine de tam bir klasik tadındaydı. Çok karakterli, diyalogları uzun, dönemin belli başlı özelliklerini yansıtır nitelikte bir romandı. Okumuş olduğum diğer klasikler gibi bu romanda da karakterlerin hepsi biraz rahatsız ediciydi. Bu yüzdende kendinizi ana karakterler de dâhil yerlerine koymak epey zor. Yine de arada bir klasik okumak iyidir.

Gelelim içeriğe, olaylar 18. Yüzyıl İngiltere’sinde vukuu buluyor. Karakterlerin çevresinde toplandığı ana konu ‘genç kızların zengin bir eş adayı arayışı’ oluyor. Ana karakterlerimiz Elizabeth ve Darcy müthiş bir gurura ve önyargıya sahipler. Kitabın sonuna kadar usta yazar Jane Austen ikisini çok az karşı karşıya getiriyor. Bu karşılaşmaların birçoğunda da önyargıları yüzünden Elizabeth’imiz Darcy’le bir türlü aynı frekansı tutturamıyor (çünkü bana kalırsa Darcy ilk karşılaştıkları andan itibaren bazı duygular geliştiriyor kızımıza karşı.). Elizabeth sosyokültürel açıdan da ekonomik açıdan da Darcy ile boy ölçüşemeyecek bir aileye mensup. Fakat kendisi ayaklarını yere sağlam basan, aklı başında ve dünyadaki diğer bütün kızların aksine Darcy'nin peşinde koşmayan gururlu bir kız. Darcy'nin bütün önyargılarını da bu kırıyor ve kızımıza âşık oluyor. Ben bu kitaba 4 puan veriyorum ve filmini izlemeye gidiyorum sağlıcakla kalın...